Battaganı iftiharla sundum ama bu sefer kazın ayağı öyle değil.
Şu dut ip kabusu... Hani paspas diye ördüğüm... Kabusu dedim çünkü benim bu ipi kaçıncı söküşüm artık bilmiyorum... Bir süre önce bu örüp-sökme döngüsünden sıkılmış olacağım ki kaldırmışım işte, çok mu lazımdı onu dolapta bulup "amanın pek de çirkinmiş, kullanılmıyor da e ben bunu yeniden öreyim" işgüzarlığı içinde tekrar iş edinmem ve tekrar sökmem... Ne oldu, yine kaldıracağım sonra yine unutup aylar sonra aynı döngüye yine gireceğim. Atsam da kurtulsam, atamam da...
Ben bu ipi sevmemişim meğer, örmesi neyse de bitirmesi pek çileliymiş, bana göre değilmiş meğer... Neyse uzatmayalım, hiç de güzel olmuş filan demeyin, geçmiş olsun deyin ben anlarım. Az fotoğraf koyuyorum hem de gece çekimi, gündüz görselinden ne hayır gördüm ki gecesinden göreyim, farketmez dedim koydum onları da...
Yamuk yumuk şekilsiz...