Counter

25 Ağustos 2011 Perşembe

Yazmak ya da yazmamak; yapmak ya da yapmamak...

Uzuuuun, neredeyse bir aylık bir aradan sonra nihayet elim erdi de yeni bir kayıt açabildim. Sizlerin sayfalarına yazdığım yorumlar dışında hiç bir şey yazmadım ne buraya, ne kendime; sadece kafama... Yani sizi ihmal etmiş olabilirim kabul, ama aldatmadım. :) Genelde tembellik yaptım evde ama fikri tembellik değil. Bolca okudum, bir sürü film izledim ve ara ara da elime bir şeyler aldım, kestim biçtim, yapıştırdım, söktüm, boyadım, yıkadım :))

Yani kendimce paylaşmaya değer bir şey mi bulamadım, fotoğraflayıp yazmaya mı üşendim bilemiyorum. Belki de antisosyal bir dönemimdi, kabuğum pek kalındı dışına çıkamadım. Önemli olan netice, işte buradayız :) Demem o ki hiç bir şey üretmiyorum, üretsem de paylaşıp çoğaltmıyorum vicdan azabı içerisinde geçti bu bir ay. Daha önceki yoğun Ağustos' lara sayayım dedim ama... Bu yazı da Ağustos ayının özeti olsun kabul ederseniz.

Hala okunmayı bekleyen kitaplarım, izlenmeyi bekleyen filmlerim, yapıştırılmayı bekleyen duvar stickerlarım, dikilmeyi bekleyen kumaş ve onlara göre modellerim; kesilip silikonlanmayı sabırla bekleyen keçelerim yanında yaptıklarım ve yapacaklarım huzurlarınızda vefalı arkadaşlarım.

Diğer yazılardan

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...