Counter

3 Aralık 2011 Cumartesi

Dağıldım, tadı damağımda kaldı, burnumun direği sızladı...

Evet 'Dedemin İnsanları' ndan bahsetmeye çalışıyorum... 

Dün akşam eşim ve çok sevdiğim iki arkadaşımızla gittik filme... Ben Çağan Irmak' ı çok beğenirim. Anlatmak istediklerini çok dozunda verir bence. Abartmaz, anlatır kenara çekilir, sen üstüne kurup durursun. Ne almak istiyorsan onu alırsın. Tüm filmlerini izledim Babam ve Oğlum, Mustafa Hakkında Herşey, Prensesin Uykusu, Issız Adam, Karanlıktakiler... Her filminden ayrı bir tat kaldı bende... Ama bu film bambaşka... 


Filmin başlarında hafif hafif burnumu çekmeye başlamıştım ama film ilerledikçe içimi çekmeye, yüzümü silmeye başladım. Film bitti,  eve geldik, herkes sohbet etmeye devam ediyor ama ben... Dağıldım... Ağlamamaya çalışıyorum ama hayır kontrolümden çıktı her şey. Sürekli süzülüyor yaşlar, konuşmaya çalışıyorum sesim titriyor, derin iç çekişler filan. Dedim ya dağıldım... 

Baktılar ki ben toparlanamıyorum görmezden geldiler ki toparlanmam için şarttır, görmezden gelineceğim, ağlayacağım, tüketeceğim ki iç çekiş filan kalmasın... Yok teskin etmeye, sarılıp tıpışlamaya devam ederseniz hiç susamam. Hoş sabah erkenden uyanmama neden olan da kendi iç çekme sesimdi, gözlerim de sırılsıklam... 


Filmi anlatmayacağım elbet ama özlediğim her şey özellikle büyükbabam oradaydı. Çok sevdiğim kuzenim ve büyükbabamın inanılmaz güzel ilişkisi, büyükbabam ve insanları, onun etrafında iken daha bir güzelleşen insanlar. Ayrı zamanlarını bilmem ama onun etrafında toplanınca kocaman bir aydınlığa dönüşen yüzler. 

Herkesin Mehmet Amca' sı, benim BÜYÜK babam. O kadar severim ki onu Allah gani gani rahmet eylesin. Onun kadar güzel ve usturuplu küfür eden birini tanımadım, onun kadar güzel şiir okuyanı da, şarkı söyleyeni de, sohbet edeni de gülümseyeni de kocaman... Nasıl güzel anlatırdı, nasıl güzel konuşurdu nasıl güzel bakardı... 

Zambakları vardı iki üç saksı, onlara bile şiir okurdu benim BÜYÜK babam, fötr şapkaları vardı yirmi otuz kadar, kıymetliydi hepsi birbirinden, takım elbisesiz çıkmazdı sokağa, ütüsüz mümkünü yok. Çok güzel bir Anadol marka arabamız vardı ki ne maceralar yaşadık o arabayla... 

Öyle büyüktü ki kalbi ve aydınlık, hastalığı boyunca daha önce hiç görmediğimiz rastlamadığımız bir sürü insan çaldı kapımızı; yıllar önce bir şekilde ellerini tuttuğu, destek olduğu, ışığını bulaştırdığı bir sürü güzel insan. Onunla güzelleşen insanlar... O gideli 16 sene oldu ama bizden gitmedi elbet, rüyalarımda, anılarımda kimi zaman o güzel insanlarda hala hayatımda... 


Kuzenimle ilişkileri bambaşka idi çünkü kuzenimin anne-babası (dayım ve yengem) mecburen onu büyükbabam ile anneanneme bırakmak ve İstanbul' da olmak zorunda idiler. Biz Denizli' deydik. Benim canım kuzicim hepimizin göz bebeği idi hepimiz gözünün içine bakardık ama büyükbabam bambaşka ilgilenirdi onunla, kıskanmazdım, gerçekten; çünkü bize de çok büyüktü sevgisi. Bizi hiç incitmedi ki... Kimseyi incitmediği gibi. Ama işte onların ilişkisi, kuziciğimin dudak bükmeleri, ara ara hırçınlıkları... Şimdi koca adam oldu, evlendi barklandı, kocaman koltuklarda oturur ama benim canım kuzicimdir, kuzumdur. İşte film boyunca Ozan ve dedesinin ilişkileri, o dedenin naifliği, kocamanlığı idi beni duygulandıran... 


Çok uzun anlattım farkındayım; daha da anlatırım ama yetmez ki... Ne desem boş. Hala okuyorsanız son sözüm; o güzel insanlardan kaldı mı hala bilmiyorum, ama ben, onun ışığından payıma düşeni fazlasıyla aldığımdan, hakkımdan fazlasını da paylaştırmak üstüme vazifedir...

Sevgiler,... 

12 yorum:

  1. güzel arkadaşım yüreği güzel insan ,ne güzel yazmışsın sıkılmadan son cümlesine kadar okudum yazdıklarını..insanın sevdiği,değer verdiği ve karşılığını aldığı aile büyüğünün olması ne güzel bi his.içlene içlene okudum..duygu yoğunluğunu içtenliğini paylaşa paylaşa okudum.içimde birşeylerin koptuğunu hissederek okudum..sınırı çizen ailen olmamalı,kendinden bilmeli,can bilmeli bunu yaşayanlar ne şanslı..
    insan her sevgiyi bilmeli görmeli öğrenmeli eksik kalmamalı,bunu bilen yaşayan öğrenen bi arkadaşa sahip olmak çok iyi geldi bana..hiç ağlama olur mu..

    YanıtlaSil
  2. Hobihuzur' um çok sağol. Evet yazarken bir doluydu gözlerim...

    YanıtlaSil
  3. Yıllardır sinema salonlarına yolum düşmüyor. Biraz sabredim DVD den izlemeyi tercih ediyorum. Ama Çağan Irmak imzası ve bu anlatımın sayesinde hemen yarın saat 14:00 matinesine gitmeye karar verdim. Teşekkürler...

    YanıtlaSil
  4. İyi filmleri sinemada izlemeyi severim. Evde DVD hiç aynı tadı vermez bana. Dün de öyle yaptım ve bu filmi izledim. Çağan Irmak imzasını atmış filme. Bayıldım, bayıldım...Oyunculuklar, kadro seçimi, hikayesi, mekanlar her şey cuk oturmuş! Siz öyle güzel anlatmışsınız ki ben ne yazsam boş:))

    YanıtlaSil
  5. Ayy ben de dayanamam pek sulu gözlüyümdür bu tür filmlerde. CAnım durup durup ağlamak ister. Çağan Irmağı da severim üstelik ee gidip seyredeyim bari.

    YanıtlaSil
  6. Gülsüm abla izledikten sonra da beklerim o zaman, çok teşekkürler,

    Sevgili Semi, çok teşekkür ederim. Siz de çok beğenmişsiniz, ne güzel. Gerçi beğenmeyen var mıdır diye de düşünüyorum.

    Fiamma' cım, sen de izle bakalım sen neler anlatacaksın üstüne;..

    YanıtlaSil
  7. Güzel bir sinema yorumu olmuş. teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  8. Bende filmin çok güzel olduğunu duydum. Benim evin erkeklerini götüremiyorum sinemaya, hımmm ama servisteki arkadaşlarla eğer bizim buradaki sinemaya gelmişse Cuma günü gidebilirim. Heyooo heyooo. Paylaşım için teşekkürler.

    YanıtlaSil
  9. Hypo asıl ben teşekkür ederim, fazlaca duygusal bir yazı olmuş aslında.

    Dilek Hanım, bu film sinemada izlenmeli, büyük ekranda. Görüntüler, ışık bir harika, mutlaka gidin. Şimdiden iyi seyirler...

    YanıtlaSil
  10. Herkesin gorup,
    paylaşması tek temennim..
    Sevgiler..

    YanıtlaSil
  11. henüz izlemedim ama senin anlatımın, kadar etkilemezdi beni sanırım.

    yazdıklarını okurken benide aglattın, güzel yürekli rengim. iyiki varsın..

    YanıtlaSil
  12. Bir dut masalı çok teşekkürler yorumunuz için, hoşgeldiniz; herkes görmeli bence de...

    Aslı' cım, çok sağol... Çağan Irmak çok güzel anlatmış, ben de ondan etkilendim. Gözyaşları yıkadı içimi :)

    YanıtlaSil

Diğer yazılardan

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...