Counter

12 Temmuz 2014 Cumartesi

Emzik neymiş öğrendim (Bırakma günlüğü vol 2)

Şimdiiii son derece ukala bir şekilde, emzik de neymiş kardeşim, dedikten sonra neymiş anlatayım size de. 3 kuruşluk katkım olursa ne ala. Gülüp eğlenmek isteyen için, savaşa başlamak için, işte ne için niyetlenirseniz onun için. Öğrendim zira. Bir emzik fevkalade mikemmel bir rahatlatma nesnesiymiş, gergin bebeleri helva kıvamına getiren bir zevk aracıymış, dört dörtlük bir uyku arkadaşı ve annenin de en iyi dostuymuş. Ben gerim gerim gerilip seni yeneceeez emzik derken emzik de derinden ben de boş durmam icabınca intikamımı alırım dermiş de egosu tavan kötü kadın bunu duymazmış.



Duydum, duydum da ne oldu: İçimdeki çok sesli çok karakterli güruh boyuna bıdılıyor o günden beri, yani perşembeden beri işte. Ne gaddarlığım kaldı, ne evliyalığım, ne inatçılığım. Hepsini duydum kendimden. O büyük gün, emzikleri hırpaladığım günden bu yana emziklerin anısı da bizi hırpalıyor üstelik; ama en çok Lara' yı; beni de bundan hırpalıyor zaten.

Hayır merak etmeyin emziğe yeniden kucak açmış filan değiliz, bu kadar yol almışken aynı yolları tekrar yürümeye hiç niyetim yok hem Lara hem kendi adıma ama olanları anlatayım da aklında fikrinde emzik bırakma olan ebeveynler bir emzik bırakma hikayesi daha dinlesinler, hazırlıklı olsunlar. Bir nevi amme hizmeti!!!

İlk gün öğle uykusunu atladık malumunuz, bir avm koridorunda sonu sıçrayarak uyanma ile biten 10 dakikalık uyku ve gecesinde ağlamaktan şişerek geç vakitte (22:30 gibi)sızma. Gece uzun tabi, sürekli uyandı Lara ve her seferinde annesine seslenerek emizik istedi. Ama yorgunluğun da vermiş olduğu rehavet ile çok ısrar etmedi, hoş toplasanız 3 saat uyumuşumdur parça pinçik ama yine de ölmedim işte ertesi sabah 6:00 sularında pür Polyanna görevimin başındaydım.

Kahvaltı her zamanki gibi uzun süre masada kaldı geldi gitti tırtıkladı, yedi yemedi. Sonrasında ev yapımı dondurma yedi 2 çubuk, oyunlar, kitaplar, şarkılar, danslar, binbir türlü nümayiş ile geldik öğle uykusu zamanına. Ama doğal olarak uyumaya gitmek istemedi. Uykum yok dedi kısa ve net. Hiç ısrar etmedim ama bir önceki gün kendi seçtiği ve ismini de kendisinin koyduğu ördeği ile konuştum bol bol. Bu isim koyma hikayesi de kısaca şöyle :

- Annecim bu ördeğin adı ne olsun sence?
- Iııııı ııı .... Bilemedim.
- Beraber koyalım mı?
- Koyalım.
- Limon olsun mu? (Nasıl orjinal,ne kadar büyük bir hayal gücü eseri değil mi? Sarı ve limon... )
- Olmasın.
- Tamam olmasın, o zaman sen düşün karar ver ne olsun.
- Tamam.
Ve yaklaşık yarım saat sonra
- Gyeypuyt olsun mu?
- Heeey harika bir isim, tamam Greyfurt olsun.

Neyse aldım Greyfurt' u karşıma konuşuyorum işte. Lara emziğini özlüyor Greyfurt ve aslında haklı, çünkü onunla çok uzun zaman geçirdi. Anlıyorum ben Lara' yı ama artık büyüdü. Emzik bebekler içindir değil mi? Sen de biliyorsun. O kadar çok kullandı ki emziğini bozuldu emzik. Zaten Lara da vedalaşmak istiyordu da falan filan...

Yatağa gitmeye, normalde gittiğimiz saatten yarım saat sonra ikna oldu ama yine bir saat debelendik yakalayamadık uykuyu bir türlü; kalktık. Ki benim de niyetim biraz kestirmekti kuzu uyurken; çünkü normal koşullarda on kaplan gücünde olan sabır ve anlayış, uykusuzlukta yerlerde sürünüyor malum. Neyse olmadı işte. Bu arada ben Gyeypuytu sev-me-dim şeklinde bir ton azar da yedim.

Akşamı bulduk yine türlü çeşit arıza yöntemi ile. Nasıl gergin, nasıl full kapris ama haklı be yaw. Sigarayı bırakan yetişkinleri düşünsenize, üstelik uyuyamıyor da, bildiğin yorgun.

Akşamüstü markete gittik alışveriş yaptık; orada da bir yere yatıp tepinmediği kaldı ki hiç huyu değildir. Sadece bir şey alır o da genelde yoğurttur süttür. Benim ibre yavaş yavaş yükselirken hep sigarayı bıraktığım zamanları düşündüm yine ve toparladım.

Eve döndük, Momo' muz uğradı annesi ile, onlarla da sıfır iletişim kurdu neredeyse; zaten ana-kız zombiden halliceyiz.

Ve beklenen an özlemden delirdiği babasına kavuştu. Oynadılar, kudurdular, yemek yendi, şarkılar, danslar bitti geldik uyku saatine. Zorla gittik yine yatağa 21:00 gibi, ikna olmuş gibi yaptı.

Baba koltukta, ben yanında. Neler istemedi ki kalkmak için. En son havuç diye ağlamaya başladı ve ordan sonra koptu zaten film, havuç da havuç yarım saat ağladı ve resmen sızdı yine bu kez 21:30 gibi makul bir saatte. Yalnız bütün gece hiç uyanmadı normalde 6:30 gibi uyanırken yediye kadar da uyudu ve ben de aldım uykumu pek güzel.

Geldik 3. güne. Kahvaltı ardından biraz hopladık zıpladık ve ben türlü çeşit bahanelerle 15 gündür ertelediğim temizliğe giriştim o da Caillou ve saz arkadaşlarını küçük bir leğende yıkamaya, TV de açıktı malesef ama çok izlemedi yine de ve çok iyi oyalandı.

Uyku saatinden önce bir saat kadar da beraber oynadık yemek yedik ve bütün itirazlara rağmen yatağa ulaştık. İlk denememiz "donduyma yiycem sona uyuycam SÖZ" ifadeleri ile son buldu. Dondurmasını yedi, hadi dediğimde tamam dedi ama sırf söz verdiği için. Kesin yine uyumayacak diyordum ama hiç kalkalım demedi bu kez. Çok debelendi, çok konuştu ve bu kez de ağlama nedeni olarak dondurmayı seçti. İçli içli ağlayarak sızdı. 14:20 itibariyle. Ben de yemeden içmeden size laf yetiştirmeye koştum. Daha ne kadar sürer bilemem ama annemin söylediği ablamda bir ay kadar sürmüş bu durumlar, bende bilmiyorum durum neymiş; daha kısa sürdü ki herhalde (he he) hatırlamıyor.

Bu durumda emzik kaç bilmiyorum ama kötü kadın 3 oldu bence :)

Başka da söylemek istediğim bir şey yoktur hakim bey sanık sizindir. 

22 yorum:

  1. :)))) taaaamaaaam ! karar:kötü kadının haklı ve yürekli olduğuna çektiği tüm sıkıntıların karşılığının alınmasına ...
    ahh büyünce okuduğunda ne sevinecek hoşuna gidecek...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sağol Dolunay' cım. Hakikaten büyüdükçe daha zor oluyor,daha da zevkli ve eğlenceli ama...
      İnşallah sever de kızmaz bana :)

      Sil
  2. Ha haaaaa, sınavlar iyi gidiyor bence senin cephen de, bir ay sürmez inşallah, greyfurt emziğin elinden alınışının bir sembolü olmasın da...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Greyfurt tarihin tozlu sayfalarında kaldı bile, kaldırdı attı, umurunda değil. Bir ay sürmez bence de Fiamma' cım. Çok teşekkürler, desteğin için.

      Sil
  3. :))) Bence bir ayı bulmaz çünkü gidişat çok iyi.. Gyeypuytu çok sevdim ben.

    Dün tontalağın aklına geldi televizyona eskiden ne diyordum, ışığa, koltuğa yani liste uzadı gitti. Çoğunu unutmuşum. Yazmadığıma, bir köşeye not almadığıma çok pişmanım. Anlatma sebebime gelince bence bu kelimeleri listelesen çok güzel anı olur Lara'ya nacizane

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ayla' cım çok teşekkürler, böyle bir listem vardı ama en son ne zaman yazdım hatırlamıyorum, iyi oldu hatırlattığın. Geçen gün kendisi söyledi ben bebekken muyuytaya mutata diyordum dimi diye. Bahsi geçen şey de yumurta :)

      Sil
    2. :) O sohbetler çok güzel oluyor. Eray ile biz çok kahkaha attık yazacağım hatta bir ara. Mesela teşekkür etmek için gılı gılı derdi. Çok tatlı günlerdi

      Sil
    3. Evet haklısın, bi de ben bebekken demiyorlar mı :))
      Gılı gılı da iyiymiş bu arada :))

      Sil
  4. ama onu yesene ısırsana mıncıklasana benim için :)

    sana ödül verdim kiiii :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tamam Deep senin için de yerim. Çok teşekkürler ödül için, aldım başımla beraber :))

      Sil
    2. ayaklarını ısır bi deee :)

      Sil
    3. Isırmaya söz veremem bak, öperim ama :)

      Sil
  5. Zor, sabır gerektiren ama kesin sonuca ulaşıcak bir yola girmişsiniz Rengim :) bence kısa sürücektir çünkü çocuklar her duruma biz yetişkinlerden daha iyi uyum sağlarlar.
    Bu arada yazını keyifle okudum ve Ana-kız zombiden halliceyiz'e gelince çok güldüm :)
    Dediğim gibi zor ama atlatılıcak bir dönem.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler Aslı' cım. Seni görmek ne güzel. En zoru bunlar olsun inşallah. Geçti gitti bence :))

      Sil
  6. bu yazını bloguma koydum vallaaaaa :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Nasıl yani :) Nerede? Link alayım.

      Sil
    2. hasftasonu durdu sağ üst köşeye koydum ki. başka yazı girdim bugün :)

      Sil
    3. :) Teşekkür ederim çok çok çok blogger dostu :)

      Sil
  7. Ahh yazık yavruyaaa :(
    Ben sİdil benim sigarayı bırakma evremdeki zorluğu yaşamasın diye yalancı emzik kullanmıyorum (:
    Belim koptu daha 3 aylık ama olsun.
    Artık hiç kullanmam :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :) E yazık tabi. Benim de içim çekiliyor o üzüldükçe. Ama daha büyüdükçe daha da zorlanacak filan.
      Eğer emziksiz büyürse İdil ne iyi ama biberon da aynı bela aklınızda olsun. Lara' nın bir arkadaşı da hiç emzik kullanmadı ama biberonu bıraktığından beri (3 hafta filan oluyor) süt içmiyor o da.

      Sil
  8. Yahu Ülkerim verilmiş sadakamız varmış bizim, Allahtan iki çocukta da emzik kullanmamışız, zira ben senin kadar sabırlı ol(a)mayabilirdim ;)
    Tebrikler!
    Kötü kadın kobik anne: Ten poyint, Emizik: Ziro poyint :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yalnız Esen, ne sabırlıymışım kardeşim diye kendimi takdir ettiğim anların sayısı fena değil kabul de bu süreçte Lara' dan gördüğüm sevgi ve sıcaklık da bambaşka be kuzum. Kimi zaman bu çocuk benden daha olgun dedirtiyor kimi zaman da nasıl idare ediyor beni diye düşündürüyor. Enteresan bir iş bu çocuk işi. Belki yaş dönemi ile ilgili, belki bu ara onun dışında hiç bir şeyle ilgilenmemenin ödülü, hiç beklenmedik harika sevgi gösterileri geliyor, sarılmalar, öpmeler, hele o konuşmalar...
      Ayrıca kanımca yani burdan göründüğü kadarı ile sen sabır konusunda beni katlarsın gibi geliyor bana. Sağol sağol sağol :)

      Sil

Diğer yazılardan

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...